29 Mart 2016 Salı

Deniz Türküsü & Yahya Kemal Beyatlı



dolu rüzgarla çıkıp ufka giden yelkenli!
gidişin seçtiğin akşam saatinden belli,
ömrünün geçtiği sahilden uzaklaştıkça
ve hayalinde dolan aleme yaklaştıkça,
dalga kıvrımları ardında büyür tenhalık,
başka bir çerçevedir, gitgide, dünya artık.
daldığın mihveri, gittikçe, sarar başka ziya;
mavidir her taraf, üstün gece, altın derya...

yol da benzer hem uzun, hem de güzel bir masala
o saatler ki geçer başbaşa yıldızlarla...
lakin az sonra leziz uyku bir encama varır.
hilkatin gördüğü rüya biter. etraf ağarır.
som gümüşten sular üstünde, giderken ileri,
ta uzaklarda şafak bir bir açar perdeleri...
musikîyle bir alem kesilir çalkıntı!
ve nihayet görünür gök ve deniz saltanatı!

girdiğin aynada geçmiş gibi diğer küreye,
sorma bir saniye, şüpheyle sakın: yol nereye?
ayılıp neş'eni yükseltici sarhoşluktan,
yılma korkunç uçurum zannedilen boşluktan!
duy tabiatte biraz sen de ilâh olduğunu!
ruh erer varlığın zevkine duymakla bunu.
çıktığın yolda bugün yelken açık, yapayalnız,
gözlerin arkaya çevrilmeyerek, pervasız
yürü! hür maviliğin bittiği son hadde kadar!

insan alemde hayal ettiği müddetçe yaşar.

27 Mart 2016 Pazar

Uzatma N'olursun 2 & Yüzyüzeyken Konuşuruz


Kitap...



“Bir kitabı okuyup bitirdiğiniz zaman, bunu yazan keşke çok yakın bir arkadaşım olsaydı da, canım her istediğinde onu telefonla arayıp konuşabilseydim diyorsanız, o kitap bence gerçekten iyidir.”

25 Mart 2016 Cuma

Demek Şimdi Gidiyorsun & Yusuf Hayaloğlu



demek şimdi gidiyorsun;
yazdığımız son şiir öyle yarım kalacak!
demek şimdi gidiyorsun;kuşlarımız acıkacak,saksılarımız artık sulanmayacak!
demek öykümüzü bir ruj lekesi gibi yapıştırıp
aynanın sahtekâr yüzüne
-oy benim yaralım-
demek şimdi gidiyorsun;
beni böyle toz gibi dağıtıp merdivenlern dibine!

her şey tamam diyorsun,git...
beni viran bir şehir gibi terket...
haydi git!
dışarısı ispiyon...dışarısı ihanet...
seni bir gören olmasın,dikkat et!..

dostlukmuş...ölüme yürümekmiş...
üstüne titremekmiş...vefaymış!..
aşk dediğin,zavallı bir kapıyı duvara çarpıp
çıkıncaya kadarmış!..
bana komaz deyip
sancını bir kilo rakıya gömsen de gece yarıları,
-oy benim yaralım-
asıl sancı,uyandığında
bütün odaları boş görünce koyarmış!.

gitmek istiyorsun,git...
bir savaşçı asla vedalaşmaz!
durma git!
dışarısı dinamit...dışarısı enkaz!
şunu cbine koy,ne olur ne olmaz..

eylül mağdurlarıydık,kimsemiz yoktu,
yaralarımız aman vermiyordu canımıza..
kimseye kıymamıştık oysa,masumduk..
rahatsız ediyordu bizi bu yalancı tarih!
yırtılan bir pankart gibi
şehirlerin ortasına çığ düşürdüyse öfkemiz;
-oy benim yaralım-
en az bir karıncanın yüreği kadar
namuslu ve çalışkandı ellerimiz!

artık bitti diyorsun,git..
kırılsın kapı-çerçeve,kırılsın bu cam..
sorma git!
dışarısı panik..dışarısı izdiham!
biliyorum,seni vuracaklar bu akşam...

ne çok fire verdik üstüste..
ne çok arkadaş yitirdik bu tozlu yolculukta..
kimliği tespit edilmemiş,
ne çok ceset vurdu zeytin güzeli akşamlarımıza!
büyük ütopyalar ve büyük dağlar gibi
içerden çürümüşüz meğerse...
-oy benim yaralım-
her gelen ölüm yazmış,
her giden ayrılık işlemiş bu talihsiz gergefimize...

kendini arıyorsun,git..
aptal bir hayat kur,içinde beni barındırmayan
kalma git..
dışarısı barut..dışarısı gardiyan!
yine bir tek ben olurum sana parçalanan..

demek şimdi gidiyorsun;
sonunda bizi de çökertiyor bu kancık zelzele!
demek şimdi gidiyorsun;
yıkılan bir duvar gibi;ömrüme devrile devrile..
demek mecburi istikametlerin,
ayrılığı gösteren o adaletsiz kavşağında
-oy benim yaralım-maralım
demek şimdi gidiyorsun,
ve bana bir tek secenek kalıyor:güle güle!

beni öldürüyorsun,git..
kalmasın sende kahrım,kalmasın derdim
bakma git
kafamı yumruklayıp ardınsıra ağlarsam namerdim...


23 Mart 2016 Çarşamba